KOYUMUZUN TARIHI KULTURU

KÖYÜMÜZÜN TARİHİ, KÜLTÜRÜ

MESUDİYE KÖYÜ
Mesudiye, Karaman ilinin Merkez ilçesine bağlı bir köydür.
TARİHİ
   Köy Osmanlı İmparatorluğu zamanında Pandalakis isminde bir kişiye ait çiftlikmiş. Bu zat çiftliği Abacızade Mustafa Efendi isimli şahsa satmıştır. Padişah Abdulhamit döneminde yapılan Hicaz-İstanbul tren yolu köyün sınırından geçmesi üzerine İmparatorluk Abacızade Mustafa Efendiye istimlak ücreti ödüyor. Bu olay üzerine Abacızade Mustafa Efendi çiftliği Osmanlıya bağışlıyor. Bir süre sonra değişik tarihlerde köye gelip yerleşenler oluyor.Fakat kıtlık sebebiyle göç etmek zorunda kalıyorlar. Bu sebeple o yıllarda köye (duraydı, gitmeyeydi anlamında) DURAYDA adını veriyorlar. Şu an köyde ikamet edenler ise takribi 1906 yılında Bulgaristan'ın Silistre ili, Hacıoğlu ilçesi, Çayır Köyünden göçüp gelen muhacirlere iskan ediliyor. Köyde yaşayanların mutlu, mesut olması istenerek köye MESUDİYE adı verilir.

KÜLTÜRÜ

DÜĞÜNLERİMİZ
   Köyün düğünü genellikle iki gün iki gece sürmektedir.Düğünün ilk akşamı düğün evinde kadınlar ve genç kızlar türküler söylerler. Gündüz düğün evinde damata; saz ve oynanan oyunlar eşliğinde sakal traşı yapılır. Akşam köy halkı düğün evinin önünde takı merasimi için toplanır. Köy halkı meydana serilen kilimlerin üzerine damat için aldığı mutfak eşyalarını koyar. Köy imamı dua ettikten sonra, gençler damadı türküler eşliğinde köy içinde gezdirirler.Düğünün son günü ise erkek evinden arabaların oluşturduğu konvoy eşliğinde gelin almaya gidilir. 
YEMEKLERİMİZ
   Köyün kendine özgü yemekleri de vardır.Bunlardan birkaçı dızmana, kırma, sarı burma dır. Köyün kendine özgü tatlısı ise "dizme" dir. Ayrıca köy halkı muhacır somunu denen ekmek yapmaktadır.Fırınlarda pişirilen bu ekmek günlerce bayatlamamakta, tazeliğini korumaktadır.
                  


 

 

 

 

 

 


    
     Dizme Tatlımız

 

 

 

 

MESUDİYE KÖYÜ YÖRESEL KIYAFETİ 
DAMAT KIYAFETİ TIPLU :
   Halk oyunları kıyafetini andırmaktadır. Bu kıyafetin aynısı halk oyunlarımızda kullanılmaktadır. Giyişinin özellikleri: Fes fesin üzerine beyaz tülbentle dolanır. Çizgili gömlek, şalvar ve cepken siyah renkli olup, bunları beyaz kuşak tamamlar. Beyaz kuşağın iki kenarına yöresel peşkirler takılır, kuşak süslenir.
GELİN KIYAFETİ :
   Fes, çember sırmalı, peşkir, çakma sim işlemeli siyah şalvar (pantolon) dan oluşur. Fes kırmızı kumaş üzerine çeşitli takılarla süslenir. Çember türk işi dediğimiz nakışlarla işlidir. İşleme tamamen sim kırmadır. Başa çemberin özelliğini kabetmeden bağlanır. Çakma üzerine giydiği gelinliktir. Bu çakma bugün günümüzde "MİLLİ FOLKLOR KIYAFETİ" olarak benimsenmiştir. Mor ve kırmızı kadife üzerine tamamen simgelerle işli uzun önden açık gelinliktir. Çakmanın etekten görünen kısmını siyah parçaları buzgülü pantolon tamamlar eline peşkir verilir.


 

 


COĞRAFYA
Karaman merkezine 17 km uzaklıktadır.
İklim 
Köyün iklimi, karasal iklim etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıllara göre köy nüfus verileri 
2010::::::::::::::426
2009::::::::::::::419
2008::::::::::::::439
2007::::::::::::::439
2000::::::::::::::487

EKONOMİ
   Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Köyde tarım ürünleri olarak, özellikle; mısır, buğday, şeker pancarı, nohut ve fasulye üretilmektedir. Ayrıca köy, son yıllarda ekimi yapılan domatesi ile de meşhur olmaya başlamıştır.Köyde süt inekçiliği yapılmaktadır.

Muhtarlık

   Yerleşim yerinin köy tüzel kişiliği alması ile birlikte köyün tüzel kişiliğini temsil etmesi için köy muhtarlık seçimleri de yapılmaktadır.
Seçildikleri yıllara göre köy muhtarları:
2014- Cengiz ÖZŞAHİNES
2009- Cengiz ÖZŞAHİNES
2004- Cengiz ÖZŞAHİNES

1999- Cengiz ÖZŞAHİNES
1994- Süleyman KABA
1989- Halil CANKARA
1984- HASAN YILMAZ 

ALTYAPI BİLGİLERİ
   Köyde, ilkokul vardır. İlkokul öğrencileri 1 öğretmen ile eğitim görmektedir. Köyün kanalizasyon şebekesi yoktur. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Köyde sağlık evi vardır. Fakat görevli sağlık personeli bulunmamaktadır. Köye ayrıca ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon  vardır. Ayrıca köyde bir adet ziraat teknisyeni vardır.

 


KÖYLÜMÜZÜN TARİHİ

     Atalarımız Moğol zulmünden kurtulmak için, Orta Asya'dan, 
Hz. Mevlana'nın göç ettiği 1200 yıllarında, şimdiki İran Devleti'nin Afganistan sınırında bulunan Horasan Bölgesinden Karaman'a göç etmişlerdir.
   Fakat Karaman'da her hangi bir köye yerleşmemişler. Karaman'da göçebe hayatı yaşamışlar. Toros Dağları'nda yüzlerce yıl (Karaman ile Silifke arasında) göçebe (Yörük) olarak hayat sürmüşlerdir. Osmanlı İmparatorluğu, Karamanoğlu Beyliği'ne son vermesi üzerine, İmparatorluk ülkenin uç bölgelerine Karaman'daki göçerleri yerleştirmiştir. Atalarımız da bu iskan uygulaması ile şu an Bulgaristan'ın  Hacıoğlu Pazarcığı Çayır Harman köyüne göç etmiştir. 
   Köyün adı 1942 tarihinde Bulgaristan tarafından değiştirilmiştir. Köyün şimdiki adı General Kolevo 'dur.
   O zamanlar Çayır Harman   Köyü; Yukarıkiler (Yukarı Mahalle) ve Aşağıkiler (Aşağı Mahalle) olarak iki mahalleden oluşmaktadır. Çayır Köyü'ne ilk yerleşenler, Yukarı Mahallede oturanlardır. Aşağıkiler diye tabir edilen, Aşağı Mahalleye iskan daha sonra olmuştur.
   Bu durumu bir olay anlatarak açıklayalım:
   Yukarı Mahallede oturanlar, köye yerleştikten 2 yıl sonra, köyün  yaklaşık bir km ilerisinde birilerinin çadır kurduğunu görür ve onları kovmaya giderler. Yanlarına vardıklarında içlerinden birkaçını namaz kılarken görürler. Bunlar da biz gibi müslümanmış diyerek ses çıkarmazlar. Hatta içlerinden birini tanırlar. Toroslarda göçer olarak yaşadıklarında görüşmüşlerdir. Ona:" Sen de mi geldin yörük" derler. Böylece onun ve akrabalarının lakabı yörük olarak kalır. Yörük lakabı taktıkları kişi, zaman zaman, sohbet sırasında, "Bunların hepsi yörük. Ama yörüklük bizde kaldı" diye sitem eder. 

  
  Böylelikle köy iki mahalleden oluşur. Zamanla iki mahalle birbirleriyle kaynaşır ve kız alıp vermeye başlar.  
    Atalarımız öz ve öz Türk'tür. Atalarımızın Türk olduğu Osmanlı Tahrir defterlerinde* belirtilmiştir.

     Şu an Bulgaristan sınırları içinde bulunan ve 18. yüzyılda atalarımızın yaşadığı Çayır Köyü bir Türk köyü idi. Pomak veya başka bir ırktan gelmedikleri, hangi köylerin Türk, hangi köylerin Pomak ve hangi köylerin Çerkez olduğu Osmanlı Tahrir defterlerinde tek tek belirtilmiştir.

   


 


 

 


 

 


 

 

 


* Tahrir Defteri:
Osmanlı Devleti zamanında; toprağın mülkiyet ve kullanma hukuku, vergi tür ve miktarlarını saptamak için yapılan arazi ve yükümlü nüfus sayımlarını kapsayan defter. 
*Pomak:Aslen Bulgar olup 15. yüzyılda müslüman olmaya başlayan ve Bulgarca konuşan topluluk.


 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol